Arnavut


Results for "Arnavut"

Turkish - Kurdish Dictionary

Arnavutça

(Turkish - Kurdish Dictionary) :
Albanî.
Turkish - Kurdish Dictionary

Arnavutluk

(Turkish - Kurdish Dictionary) :
Albanya.
Ottoman - Turkish Dictionary

ARNAVUT

(Ottoman - Turkish Dictionary) :
(Rumca ve Arnavutçadan) Balkan yarımadasının batı tarafında oturan bir kavimdir. Osmanlı devrinde, Kosova, İşkodra, Manastır, Yanya vilâyetleridir. Şimdi müstakil bir devlet olup, Türkçede Arnavutluk şeklinde söylenir.
Recipes Glossary

ARNAVUT CİĞERİ

(Recipes Glossary) :
GEREKLİ MALZEME YAPILIŞI1 adet koyun ciğeri 1. Ciğer hemen yıkanır, kurulanır.1 çay kaşığı kırmızı İnce zarları soyulur. Sinirleribiber, yeterince tuz alınır. Fındık büyüklüğünde kuşbaşı1 küçük demet doğranır. Tekrar yıkanıp delikli birmaydanoz kevgir üzerine konur, suyu süzülmeğe1 bardak zeytinyağı bakılır.2. Suları süzülen ciğerler, kırmızıbiberle iyice karıştırılır.3. Ciğer 3 eşit parçaya ayrılır.Partiler halinde unlanır. Unlananciğer parçaları bir elekte iyicesilkelemek suretiyle fazla unlarıgiderilir.4. Gayet kızgın zeytinyağına atıpdelikli kepçe ile karıştırılır, birdakika kadar pişirilip yağısüzülerek tabağa alınır. Diğer kalaniki parti de aynı şekilde yapılır,pişirilir. Hepsi tuzlanır.5. Yağın üzerinden bir miktaralınarak ciğerler üzerine dökülür,kıyılmış maydanoz serpilir, servisyapılır.
Turkish - English dictionary

Arnavut

(Turkish - English dictionary) :
1. (an) Albanian. 2. Albanian (person). 3. Albanian, of Albania. bacası dormer window. peyniri a ball-shaped goat´s-milk cheese from Albania. zarı slang loaded die, trick die.