BORSA


Results for "BORSA"

Dictionary of Economics

BORSADA PRİMLİ PİYASA

(Dictionary of Economics) :
Alıcı primli piyasadan hisse senedi aldığı takdirde, bir prim ödeyerek taahhüdünü iptal edebilir. Sözgelimi ileride değerinin yükseleceğini umduğumuz bir hisse senedini primli piyasadan alırsanız, beklentinizin tutmaması ve hisse senetlerinin değer kaybetmesi halinde önceden kararlaştırılmış bir primi ödeyerek işlemi iptal edebilirsiniz. Böylece zararınız azalmış olur.
Dictionary of Economics

BORSADA REPORT

(Dictionary of Economics) :
Vade tarihinin ertelenmesi işlemi. Değerinin yükselmesini beklediğiniz hisse senetleri vade tarihi geldiğinde beklediğiniz düzeye çıkmamış ise, ama siz hala tahmininizin doğru olduğu kanısında iseniz vadenin ertelenmesini isteyebilirsiniz. Bu noktada devreye üçüncü bir kişi girer. Sizin yerinize parayı ödeyerek senetleri alır. Ama karşılığında vade geldiğinde ona kar bırakacak bir rfiyattan alma taahhüdünde bulunursunuz. Böylece beklentileriniz doğru çıkarsa yine kazançlı çıkarsınız, yalnızca kazancın bir kısmını sizi finanse eden üçüncü kişiye bırakarak. Eğer beklentileriniz doğru çıkmazsa, o zaman da zarar söz konusu olacaktır.
Italian - Turkish dictionary

borsaiolo

(Italian - Turkish dictionary) :
m yankesici.
Dictionary of Economics

BORSAYA PARALEL PİYASA YA DA ÜÇÜNCÜ PİYASA

(Dictionary of Economics) :
Yeni bir piyasa örgütlenmesidir. 1961den sonra hisse senedi ve tahvillerde görülmüştür. Burada borsada kota edilmiş senetler, borsa rayici üzerinden alınır, satılır.