BÜL
BÜLUC
(Ottoman - Turkish Dictionary) :
Zâhir olmak, gözükmek. Parlamak, ruşen olmak.
BÜLUD
(Ottoman - Turkish Dictionary) :
Mukim olmak, ikamet etmek, oturmak. * Köhne olmak, eskimek. * Meclise geç gelmek.
BÜLUĞ
(Ottoman - Turkish Dictionary) :
Erginlik. Olgunluk. Çocukluk devresini tamamlayıp ergenliğe geçiş. Ergenliğe ulaşan genç, namaz kılmak ve oruç tutmak gibi farzlarla mükellef (yükümlü) olur. * Yaklaşıp çatma.
BÜLUH
(Ottoman - Turkish Dictionary) :
Beceriksiz, âciz. * İşe yaramama, yorgun ve bitkin olma.
CÜBÜLL
(Ottoman - Turkish Dictionary) :
(C: Cübüllât) Yaratılmak, hilkat. * Kesir, çok.