DEĞER


Results for "DEĞER"

Philosophical Dictionary

Değer Kuramı.

(Philosophical Dictionary) :
(Os. Kıymet nazariyesi, Fr., Al. Axiologie, İng. Axiology, İt. Axiologia). Dğerlerin öz ve niteliklerini inceleyen felsefe dalı... Töresel değerler pek çok düşünürlerce sıralanmış, birbirlerine karşı üstünlükleri gösterilmeye çalışılmıştır. Nietzche (1844x1900) gibi bu sıralamaları toptan altüst ederek yeni değerlere yönelenler de vardır. Töresel değer sıralamalarının en yenisi ve en beğenileni Max Scheler'in (1874-1928) sıralamasıdır. Scheler, özet olarak, kişilikli insanın değerlerini şöyle sıralar: Bütün davranışları birbirleriyle tutarlı, kendinin olanı ayırt edip bununla davranabilecek kadar güçlü, kendini hayvansal bedeninden ayırarak o bedenden ayrı olarak davranabilecek kadar bağımsız, kendisiyle hesaplaşabilecek kadar sorumlu olan insan kişilikli (şahsiyet) insandır... Diyalektik felsefe, konuşma dillerindeki çeşitli değer kavramlarını titizlikle birbirinden ayırır: Töresel değer, kimyasal değer, psikolojik değer, sanat değeri, kişisel değer ve ekonomik değer özce birbirlerinden ayrı şeylerdir. Erdemlerinden ötürü değerli sayılan bir adamın değeri bir teneke zeytinyağının değerinden başka olduğu gibi, sanat ürünü bir bardağın değeri pazarda satılan piyasa malı bardakların değerinden özce başkadır. Değer bir kullanma işi değil, bir değiştirme işidir. Çünkü iki nesnenin değer bakımından eşit olduklarını söyleyebilmek için bunların kullanma değeri olarak farklı olmaları gerekir. Birbirinin aynı olan iki nesnenin değiştirilmesi söz konusu olamaycağından ancak ve sadece kullanma bakımından farklı olan değerlerdir ki değiştirme bakımından eşit olabilirler. Öyleyse bir kilo pirinçle 250 gram kahve birbirlerine karşı ve fakat üçüncü birşeye eşittirler. Bütün nesnelerde ortak olan bu üçüncü şey, o nesneleri meydana getiren insan emeğidir. Nesnelerin içine katışan bu emek, kişisel bir emek değil, ortalama sosyal emektir. Değerin belirmesi için bir piyasa, eşit deyişle sosyal ilişkiler söz konusudur. Her pazarda satılan nesne ekonomik bir değer taşımaz, kendiliğinden karaya vurmuş bir balina da pazarda satılabilir ama onun değeri ekonomik bir değer değildir. Pazarda satılığa çıkarılmak başka, pazar malı olmak başkadır; ürün başka, mal başkadır. İnsanın her ürünü de ekonomik değer kapsayan bir mal değildir. Ekonomik değer, belli bir toplumun belli sayıdaki kişilerinin pazarda satmak için sürekli olarak ürettikleri ve her zaman üretebilecekleri sosyal malların değeridir. Ekonomik değer, değiştirme olayının başlamış ve yayılmış bulunduğu ileri toplumlarda beliren sosyal bir olgudur ve insanlar arasındaki ekonomik ilişkilerin sonucudur. Değer başka, fiyat başkadır. Fiyat, para diliyle dillendirilmek istenen değer olmakla beraber, çeşitli etmenlerle dalgalanır, değerin üstüne çıkıp altına inebilir, ama uzun bir devrede bu yükselişler ya da alçalışlar birbirlerini götürerek değişmez değeri meydana koyarlar. Bu değişmez değer, o malı meydana getirmeki çcin harcanan bütün insan emeklerinin toplamıdır. Bu toplam, şu bölümleri kapsar: Son kullanılan emek miktarı, o malın üretiminde kullanılan hammaddelere daha önce katılmış bulunan emek mikmtarı, o malın üretimi için gerekliyse geçirilen çıraklık ldevresinde harcanan ve üretici olmayan emek miktarının o mala düşen bölümü; son emekte kullanılan aletler, makineler, binalar gibi araçlara daha önce katılmış bulunan emek miktarının o malın oluşumuna harcanan kısmı... Bütün bu emek miktarları, üretilen malda billurlaşarak o malın değerini belirlerler. bkz. Değer, Artık değer, Anamalın Organik Bileşimi, Emek, Ekonomi, Toplumculuk.
Philosophical Dictionary

Değer.

(Philosophical Dictionary) :
(Os. Kıymet, Fr. Valeur, Al. Wert, İng. Value, İt. Valore). Doğasal, toplumsal ve bilinçsel nesne v eolguların insanca önemini belirleyen niteliği... Ekonomi bilimi, bir değer bilimidir. Değerin ne olduğunun anlaşılması, uzun çabaları gerektirmiş ve çeşitli öğretiler doğurmuştur. İhtiyaç kuramına göre değer, karşıladığı ihtiyacın şiddetiyle belirlenir. Nedret kuramına göre değeri belirleyen bir malın az üretilişi ya da az bulunuşudur. arz ve talep kuramı, değerin, mal çokluğu ya da azlığıyle istek çokluğu ya da azlığının karşılaşmasıyle belirlendiğini ileri sürer. Fayda kuramı, değeri, bir malın işe yararlılığında bulur. Maliyet kuramı bir malın değirini başka malların değeriyle açıklar ve onu bir maliyet hesabı sayar. Marjinal (sonuç) fayda kuramı, değeri, sonuç birimin faydasıyle açıklamaya çalışır... Bunlara karşı değerin insan emeğinden doğduğunu ilkin John Lock (1632-1704) sezmiş, sonra Adam Smith (1723-1790) görmüş, daha sonra David ricardo (1772-1823) kesinlikle ortaya çıkarmış, en sonunda da Karl Markx (1818-1883) onu, gizli sanılan yasalarıyle birlikte, en ince ayrıntılarına kadar açıklamıştır. Bu açıklamaya göre, bir malın değeri, o malda billurlaşan insan emeğidir. Ekonomik değeri, ahlâksal, ruhbilimsel, sanatsal, kimyasal, matematiksel vb. değerlerle karıştırmamalıdır. Ekonomik değer, kullanmak için değil, değiştirmek için yapılan mal üretiminden doğmuş bir kavramdır. Eşdeğerli mallarda ortak olan nitelik, o malları üretmek için harcanan insan emeğinin niceliğidir. Değerlerin belirlenmesinde rol oynayan insan emeği, bireysel insan emeği değil, toplumsal ortalama insan emeğidir. bkz. Emek, Artık-değer, Değer Kuramı, Ekonomi.
Philosophical Dictionary

Eşdeğer.

(Philosophical Dictionary) :
(Os. Muadil, Fr. Equivalent). aynı ölçüde bulunan iki niceliğin birbirlerine karşı durumları ya da harcanana karşı elde edilenin değerce aynılığı... Birinci anlama örnek olarak matematiksil eşdeğerlilik (aynı yüzölçümünde olan iki tarla), ikinci anlama örnek olarak fiziksel eşdeğerlilik (tümüyle ısı haline gelmiş güç) gösterilebilir. Para, ekonomik değer alanında, genel eşdeğerdir.
Chemical Dictionary,

Değerlik elektronları

(Chemical Dictionary,) :
En büyük baş kuvant um sayısına sahip elektron tabakasında bulunan elektronlar.
Sociological Dictionary

ARTIK DEĞER [İng. Surplus Value]:

(Sociological Dictionary) :
K. Marx'a göre, kapitalistlerin emekçiyi sömürme pahasına elde ettikleri aşırı ve haksız kazançtır. Artık değer, üretim kazancının işçiye ödenmeyen payıdır. Bir başka ifade ile, bir malın üretilmesinde rol oynayan emek değeriyle buna ödenen ücret arasındaki farktır. Bu fark işçiden K. Marx'a göre alınmaktadır.Üretim fakrötürü olarak sadece emeği esas alan ve artık değerde diğer üretim faktörlerinin de payı olabileceğini kabul etmeyen bu görüş eksik olarak değerlendirilmektedir. (Genel ekonomi Ansiklopedesi, 1988, Fındıkoğlu, Z. F., 1981)