KALE
kale
(Turkish - Kurdish Dictionary) :
dîz, kela, kirman.
KALE
(Turkish - Turkish dictionary) :
is. 1. Eskiden düşman saldırılarına kolayca karşı koymak için yapılan yüksek ve kalın duvarlı, burçlu, mazgallı geniş yapı. 2. Futbol, hentbol gibi oyunlarda topun arasından geçirilmesi gol olan üç direk.
KALE
(Ottoman - Turkish Dictionary) :
Söz söylemek.
KALE
(Dream Dictionary of Phrase) :
Şaşmaz ve değişmez hakikatleri doğrulamaya, emin kimselere itimat etmeye, İslam dinine ve onun mutluluk kaynağı olan emir ve yasaklarına, Kaleye hapsedilmek evlenmeye, mülk edinmeye, çocuğu olmaya, tövbe etmeye yahut hidayet bulmaya, Kalenin içinde bulunnmak iç huzura ve güvene, iyi kulluğa, Kale görmek üzüntü ve kederden sevinç ve esenliğe çıkmaya, uzaktan kale görmek yolculuğa, Kale bazen iş ve dünyalıktaki başarıya, Harap olmuş kale dişinin din ve dünyaca eksikliğine, sağlam kale ise din ve dünya güzelliğine, Kale burcu üs düzey yöneticilere, kendini burçta görmek yüksek bir makama yahut vefat etmeye delalet eder.
kale
(English - Turkish Dictionary) :
i. karalahana.