TEBAREK


"TEBAREK" Die Ergebnisse der Suche nach dem Wort

 Ottomane - Türkisch Wörterbuch

MÜTEBAREK

( Ottomane - Türkisch Wörterbuch) :
Yüksek yer.
 Ottomane - Türkisch Wörterbuch

TEBAREK

( Ottomane - Türkisch Wörterbuch) :
Mübarek etsin (mealinde dua.) Teâlâ gibi mâzi fiiliyle mübalâğa ile bereketin Allah'tan zuhurunu ifade eder. (Bak: Bereket) (Suyun havuzda yükselmesi halinden alınmıştır.)
 Ottomane - Türkisch Wörterbuch

TEBAREKÂLLAH

( Ottomane - Türkisch Wörterbuch) :
"Cenab-ı Hakk'ın (C.C.) ne bereketli, ne hayırlı işleri var, ne kadar bereketli!" diyerek hayret taaccübü. Allah'ın (C.C. ) yaptığı eserlerinden dolayı hayranlık hislerini ifade maksadıyla, Allah (C.C.) hakkında söylenen ve aynı zamanda dua için okunan bir kelâm.
 islamische Glossar

TEBÂREKE SÛRESİ

( islamische Glossar) :
Kur'ân-ı kerîmin altmış yedinci sûresi. (Bkz. Mülk Sûresi)Ey oğul! Yatacağın zaman, Tebâreke sûresini oku. Peygamberimiz aleyhisselâm buyurduki: Yatarken Tebâreke sûresini okumadan yatma. Zîrâ ölürsen kabirde sana yoldaş olur.Her gece Tebâreke sûresini okuyan kimse, Kadr gecesini ihyâ etmiş gibi sevâbına nâilolur, kavuşur. (Süleymân bin Cezâ)Mü'minlerden dokuz kimseye de kabir süâli olmaz:Şehîd, düşman karşısında nöbette ikenölen, vebâ, kolera gibi bulaşıcı hastalıktan ölen, böyle hastalıklar yayıldığı zaman kaçmayıpsabrederek başka sebeble ölen, sıddîklar, bâliğ olmayan çocuklar, Cumâ günü ve gecesiölenler. Her gece Tebâreke ve Secde sûresini okuyanlar ve ölüm hastalığında İhlâs sûresiniokuyanlara kabir süâli olmaz. (Muhammed bin Alkamî)
 islamische Glossar

TEBÂREKE VE TEÂLÂ

( islamische Glossar) :
Allahü teâlânın ism-i şerîfi anıldığında ve yazıldığında, söylenen ve yazılan, "Yüce venoksan sıfatlardan münezzeh (uzak, temiz)" mânâsına ta'zîm ve hürmet ifâdesi.Allahü tebâreke ve teâlâ lutf ederek, acıyarak kullarına çok şeyleri mubâh etmiş, izinvermiştir. Rûhu hasta, kalbi bozuk olduğu için, mubâhlarla doymayıp bitmez tükenmezmubâhları bırakıp, İslâmiyet'in hudûdundan dışarı taşarak şüpheli ve harâmlara uzananlar, nekadar bedbaht ve zavallıdır. Âdet üzere alışkanlık ile namaz kılan ve oruç tutan çoktur. Fakatİslâmiyet'in hudûdunu gözeten haram ve şüphelilere düşmemeye dikkat eden pek azdır. Doğruve hâlis ibâdet edenleri âdet üzere bozuk ibâdet edenlerden ayıran fark, Allahü teâlânınemirlerini gözetmektir. (İmâm-ı Rabbânî)