VESÎLE


Results for "VESÎLE"

Ottoman - Turkish Dictionary

VESİLET-ÜN NECAT

(Ottoman - Turkish Dictionary) :
Kurtuluş vesilesi, kurtuluş sebebi.
Philosophical Dictionary

Vesile.

(Philosophical Dictionary) :
bkz. Nedensellik, Vesilecilik.
Philosophical Dictionary

Vesilecilik.

(Philosophical Dictionary) :
(Os. İleli âdîye mezhebi, Fr. Occasionalisme, Al. Occasionalismus, İng. Occasionalism, İt. Occasionalismus). Tanrısal neden'in dışındaki bütün nedenleri vesile sayan Geulincx ve Malebranche'ın öğretileri... Ünlü Fransız düşünürü Descartes'ın izinden yürüyen Arnold Geulincx (1624-1669) ve Nicolas de Malebranche'a (1638-1715) göre nesneler sonludur ve bu yüzden etkin değildir, etkin olan sonsuzdur ve bu da sadece Tanrı'dır. Öyleyse gerçek neden her şey için sadece Tanrı'dır, bizlere neden gibi görünen bütün öteki şeylerse küçük birer vesileden ibarettirler. Siz beni itmekle bana biraç adım attırabilirsiniz, ama benim birkaç adım atmamın asıl nedeni siz değilsiniz. siz, bir vesileden ibaretsiniz; çünkü size bu hareketi yaptıran gerçek neden, etkinliği bütünüyle elinde bulunduran Tanrı'dır. Bizler Tanrı'nın yaptıklarının seyircisiyiz, onun işlemlerinde en küçük bir rolümüz olamaz. Malebranche'a göre, "benim kolumu kaldıran benim miradem değil Tanrı'nın iradesidir, kolumu kaldıran iradem, Tanrılık işleme vesile olmaktadır". Tek neden, Tanrı'dır ve Tanrı'dan başka hiç bir neden yoktur.
Islamic Glossary

VESÎLE

(Islamic Glossary) :
Kişiyi Allahü teâlâya yaklaştıran, Allahü teâlânın nezdinde (katında) yakınlığa ve hâcetlerinyâni ihtiyâçların giderilmesine sebeb olan her şey.Allahü teâlâ, âyet-i kerîmelerde meâlen buyuruyor ki:Ey îmân edenler! Allahü teâlâdan korkunuz! O'na yaklaşmak için vesîle arayınız!(Mâide sûresi: 35)Hazret-i Ömer, kuraklık sebebiyle kıtlık olduğu zaman, Resûlullah efendimizin amcasıhazret-i Abbâs'ı vesîle ederek; "Allah'ım! Biz kıtlığa düştüğümüz zaman, Resûlullah'ı vesîleettiğimizde, sen bize yağmur verirdin. Şimdi Resûlullah'ın amcasını vesî le ediyoruz, bizeyağmur ver" der, Allahü teâlâ da onların bu dileklerini kabûl edip, yağmur verirdi. (Enes binMâlik)Duânın kabûl olması için; Peygamberleri ve sâlih (makbûl, kıymetli) kulları vesîle etmelidir.(İbn-ül-Cezerî)İbâdetler, duâlar, mübârek zâtlar, Allahü teâlânın rızâsına kavuşmak için hep vesîledirler.(Senâullah Dehlevî)
Turkish - English dictionary

bilvesile

(Turkish - English dictionary) :
profitingby the occasion, taking this opportunity.