Valet
TUVALET
(Turkish - Turkish dictionary) :
is. 1. Yıkanma, tıraş olma, giyinme, süslenme işi. 2. Kadınların gece toplantılarında giydikleri elbise. 3. mec. Ayakyolu.
HAVALETEN
(Ottoman - Turkish Dictionary) :
Havale suretiyle, havale olarak.
TUVALET
(Dream Dictionary of Phrase) :
Hela görmek insanın kendi ailesinden kaynaklanan sıkıntılarına, rızık temini için çalışıp çabalamaya, eşiyle başbaşa kalmaya, malın stoklandığı depoya, dükkana; Tuvalet yalnızlık evine, temizliğe, tefekkür etmeye ve rahatlığa; Temiz tuvalet hanımının iyii hallerine, genişliği onun uyumulu ve itaatli oluşuna; Pis ve dar tuvalet, karısının ktendisinden nefret ediyor olmasına; Lağının (tuvalet kuyusunun) taşma endişesi olmadan dolması eşinin halime olmasına, Tuvalette mahzur kalmak vefat etmeye delalet eder. ( Tamamlayıcı tabir için Bakınız; Abdest Bozmak, Necaset, Sidik.)
valet
(English - Turkish Dictionary) :
i. uşak, erkek oda hizmetçisi.
tuvalet
(Turkish - English dictionary) :
,-ti 1. toilet, water closet, lavatory (device). 2. toilet, toilet room, lavatory (place). 3. washing, grooming, and arranging oneself; toilet. 4. evening gown, evening dress. 5. toilette, dress, outfit. 6. dressing table, toilet table, vanity. ispirtosu rubbing alcohol. kâğıdı toilet paper. masası dressing table, toilet table, vanity. takımı dresser set, toilet set.