YÜKSEK


Results for "YÜKSEK"

Meteorological Glossary

YÜKSEK BULUTLAR

(Meteorological Glossary) :
(HIGH CLOUDS) [i]Tabanları 20 000 feet veya daha yukarıda olan, buz kristallerinden oluşan cirriform bulutları tanımlamada kullanılan terim. Temel yüksek bulutlar; cirrus, cirrocumulus ve cirrostratustur. Yerden olan yükseltileri enlemler göre değişir. Yüksek bulutlar, kutup enlemlerinde yere daha yakın, tropik enlemlerde ise yerden daha yüksektir.
Meteorological Glossary

YÜKSEK ENLEMLER

(Meteorological Glossary) :
(HIGH LATITUDES) [i]Kutup bölgesi olarak da isimlendirilen, Kuzey ve Güney Yarımkürelerde 60 ile 90 ° enlemleri arasında kalan kuşağa verilen isim.
Meteorological Glossary

YÜKSEK SEVİYE CEPHESİ

(Meteorological Glossary) :
(UPPER FRONT) [i]Yerle herhangi bir teması olmayan, serbest atmosfer içerisinde oluşan, geçişi sırasında zaman zaman yerde bulutluluk, basınç değişimi ve yağışa neden olan cephe. Yüksek seviye cephesi genellikle çok yaşlı oklüzyon cephe aşamasında iki soğuk hava parseli tarafından sıkıştırılan sıcak havanın zorunlu olarak yükselmesi sonucu oluşur. Bazen bu oluşum, soğuk veya oklüzyon cephenin diğer bir cephe sistemi üzerinde tırmanması sonucu da görülebilir.
Meteorological Glossary

YÜKSEK SEVİYE TROFU

(Meteorological Glossary) :
(UPPER TROUGH) [i]Sinoptik meteorolojide, üst seviyelerde, etrafında alçak basınç trofu ve bununla bağlantılı olarak rüzgar yön değişikliği gözlenen hat. Yüksek seviyelerde gözlenen trof yer kartındaki cephe veya trofla bağlantılı değildir.
Meteorological Glossary

YÜKSEKLİK

(Meteorological Glossary) :
(ALTITUDE) [i]Ortalama deniz seviyesinden olan yükseklik (metre veya feet olarak). Meteorolojide yükseklik için ölçü olarak ya yerdeki sabit basınç ya da ortalama deniz seviyesi baz alınır.