adak


Results for "adak"

Islamic Glossary

ADAK

(Islamic Glossary) :
Nezr, Allahü teâlânın rızâsının elde edilmesi veya bir isteğin yerine gelmesi veya bir belâ vemusîbetin giderilmesi maksadıyla Allahü teâlâ için oruç tutmak, kurban kesmek gibi başlıbaşınaibâdet olan veyâ benzeyen bir şeyi kendisine vâcib kabûl etm e. (Bkz. Nezr)Allahü teâlâ Kur'ân-ı kerîmde buyurdu ki:Adaklarını yerine getirsinler." (Hac sûresi: 29)Adak ibâdettir. Allah için yapılır. Kul için yapılmaz. Adak edilen şeyin farz veya vâcib olanbir ibâdete benzemesi veya başlıbaşına bir ibâdet olması lâzımdır. Namaz, oruç, hacca gitmek,köle âzâd etmek vb. adak edilir. Abdest almak, ölü kefenlemek, ezan okumak, mekteb ve câmiyapmak başlıbaşına ibâdet olmadıkları için adak yapılmazlar. Adak iki türlüdür: 1) Mutlakadak: Allahü teâlâ için bir sene oruç tutacağım demek gibi. Düşünmeden, söz arasında dilindençıkmış olsa da yerine getirmek vâcibtir. 2) Şarta bağlı adak. Hastam iyi olursa Allah için şukadar sadaka vermek, sevâbını meselâ Seyyid AhmedBedevî hazretlerine bağışlamak nezrim,adağım olsun demek gibi. Hasta iyi oldukdan sonra bunları yapmak lâzım olur. Adağı yerinegetirmek vâcibdir. Bâzı âlimler farzdır, dedi. (İbn-i Âbidîn)
Turkish - English dictionary

adak

(Turkish - English dictionary) :
1. vow. 2. votive offering. adamak to vow to make an offering. taşı altar.
Ottoman - Turkish Dictionary

ADAKK

(Ottoman - Turkish Dictionary) :
İnce, dakik.
Turkish - English dictionary

adaklanmak

(Turkish - English dictionary) :
to become engaged (to be married).
Turkish - English dictionary

adaklı

(Turkish - English dictionary) :
1. fiancé; fiancée; betrothed. 2. (someone) who has taken a vow to do something.