altın


Results for "altın"

Turkish - Turkish dictionary

ALTINSUYU

(Turkish - Turkish dictionary) :
b.is Altına ve platine çözücü etkisi olan klorhidrik asit ve nitrik asit karışımı.
Turkish - Turkish dictionary

ALTINTOP

(Turkish - Turkish dictionary) :
b.is. Turunçgillerden tadı açımsı bir meyve ve bunun ağacı, greyfurt.
Ottoman - Turkish Dictionary

ALTIN KOZAK

(Ottoman - Turkish Dictionary) :
Padişahlar tarafından yabancı hükümdarlara gönderilen nâme-i hümayunun konulduğu muhafaza.
Ottoman - Turkish Dictionary

BARBUT ALTINI

(Ottoman - Turkish Dictionary) :
Tanzimattan önce Osmanlılarda kullanılan bir çeşit altın sikke. Yüzlük Mecidiye altını kıymetinde ve ayarında, iki kırat ağırlığında idi.
Dictionary of Economics

ALTIN

(Dictionary of Economics) :
Değerli bir madendir. Eski çağlardan beri bilinmektedir. Altın her çağda değer ölçüsü ve tasarruf aracı olarak kabul görmüştür. Dünya altın üretiminin yarısı Güney Afrika tarafından gerçekleştirilmektedir. Altın üretimi yapan diğer belli başlı ülkeler Sovyetler Birliği, Kanada, Amerika Birleşik Devletleri ve Avustralyadır.Altın üretiminin maliyeti yüksektir. Fiyatların yükseldiği dönemde üretim denetimli bir biçimde genişletilmektedir. Firmalar altın fiyatlarının düşmesini önlemek gerektiğinde arzı ve üretimi daraltmaktadırlar.