birinci

Results for "birinci"

Turkish - Kurdish Dictionary

birinci şahıs

 (Turkish - Kurdish Dictionary) :
kesê yekem.
 Turkish - Turkish dictionary

BİRİNCİ

 (Turkish - Turkish dictionary) :
s. ve is 1. Zaman. yer ve sıra bakımından. önce gelen. 2. İlk olarak. 3. Şampiyon.
 Chemical Dictionary,

Birinci iyonlaşma enerjis

 (Chemical Dictionary,) :
Gaz halindeki bir atomdan en gevşek tutulan elektronun uzaklaştırılması için gereken minimum enerjidir.
 Sociological Dictionary

BİRİNCİL GRUP [İng. PRimary Group]:

 (Sociological Dictionary) :
Birincil grup, aile, arkadaşlar veya meslektaşlar gibi küçük bir gruptur. Grup üyelirin birbirleriyle yüzyüze, şahsî,doğrudan ilişkileri sözkonusudur. (Jary, D., J., 1991) Bu ilişkiler de birincil ilişkileri oluturur.E. durkheim ve F. Tönnies bu konuyla ilgilenmekle beraber, kavramın ilk kullanılışı C. H. Coley adlı sosyologlar tarafından olmuştur. Binicil ilişkiler cemaat tipi bir teşkilâtlanmada görülen, daha çok yazılı hale getirilmemiş kurallara, normlara ilişkilere dayanır. Bunlar, örf ve âdetlerden, gelenek ve göreneklerden kaynaklanır. (Erkal, M. E., 1992) (Bkz. Cemaat ve Sosyal İlişki)
 Dictionary of Economics

BİRİNCİ DERECEDE LİKİTİDE

 (Dictionary of Economics) :
Derhal kullanılabilir satınalma gücüne denir. Çekle kullanılabilir hesaplar, seyahat çekleri ve kredi kartları bu gruba girer.
Keyword Searches Turkish - French Dict. ılık (93606k) Turkish - Germany Dict. çüş (73838k) Turkish - French Dict. açık (56664k) Turkish - Turkish Dict. İNDÎ (41407k) Turkish - Turkish Dict. HÂDİS (41109k) Turkish - French Dict. balık (39722k) Turkish - French Dict. çatı (38062k) Turkish - Germany Dict. hasır (35965k) Azerbaijani - Turkish Dict. necesen (33948k) English - Turkish Dict. credit an amount to s.o.´s account (33374k) Turkish - French Dict. ırmak (32842k) Turkish - Germany Dict. hercai (31754k)