delik


Results for "delik"

Ottoman - Turkish Dictionary

DELİK

(Ottoman - Turkish Dictionary) :
f. Gül tohumu.
Turkish - English dictionary

delik

(Turkish - English dictionary) :
1. hole, opening, orifice. 2. puncture. 3. bored, pierced, drilled, perforated. 4. punctured. 5. anat. foramen. 6. slang prison, jail, jug, clink, cooler, lockup. açmak /a/ to make a hole in, bore, pierce, drill, perforate. büyük, yama küçük. colloq. The problem is bigger than any available solution. deşik full of holes. deşik etmek /ı/ to fill with holes, riddle. deşik olmak to be riddled, be filled with holes. e girmek slang to be thrown in jail, be locked up. e tıkmak /ı/ slang to throw (someone) in jail, imprison, jail, jug, lock (someone) up.
Dream Dictionary of Phrase

DELİK / DELİK DELMEK

(Dream Dictionary of Phrase) :
Duvar vs. deliği sır araştırmaya, iş ve diğer hususlarda meydana gelen pürüzlere; Sağlam yapıları veya sert cisimleri deldiğini görmek bakire kızlara sarkıntılık yapmaya yahut ülkede gezinerek haber araştırmaya ya da ev halkının gidişatının bozulmasına, belik açmak bazen müfettişlik yapmaya, Bir evi delip eçiri girmek, o evin kadınına kötülük yapmaya; Delik açmak bazen muteber eserlerden araştırma yapmaya delalet eder.
Turkish - French Dictionary

delik açmak

(Turkish - French Dictionary) :
forer
Turkish - Spanish dictionary

delik açmak

(Turkish - Spanish dictionary) :
taladrar