deneyüstü


Risultati per "deneyüstü"

Dizionario filosofico

Deneyüstü Düşüncecilik.

(Dizionario filosofico) :
bkz. Deneyüstücülük.
Dizionario filosofico

Deneyüstü.

(Dizionario filosofico) :
(Os. Mütealî, Fr., İng. Transcendental, Al. Transscendental, İt. Transcendentale). Deneyle elde edilemeyen... Bu terimi ilkin skolastikler duyulurüstü olan ve ancak sezgiyle bilinen anlamında (Lâ. Transcendentalia) kullanmışlardır. Onlara göre birlik (vahdet), gerçek (hakikat) gibi kavramlar kategori üstü eşanlamda deneyüstü kavramlardır, Aristoteles'in kategorileriyle açıklanamazlar ve ancak sezgiyle bilinebilirler. Örneğin Tanrı birdir ve birliktir denildiğinde, skolastiklere göre, deneyüstü bir tanımlama yapılmış olur. Bu her türlü deneyimden bağımsız bir tanımlamadır. Bu anlamda deneyüstü deyimi, içkin karşıtı olan aşkın deyimiyle anlamdaştır. Özellikle alman düşünürü Immenuel Kant bu gibi deneydışı bilgileri aşkın (Al. Transcendent) saymış ve deneyüstü (Al. Transcendental) deyimini bu anlamdan ayırarak tümüyle karşıt bir anlama çekmiştir. Kant'a göre deneyüstü, aşkın değil, tersine, bilgi elde etmek için gerekli önsel verilerdir. Daha açık bir deyişle skolastiklere göre kategoriler üstü olan deneyüstü, Kant'a göre kategorilerin bizzat kendileridir. Örneğin zaman ve mekân kategorileri böyledir, bu önsel veriler olmadan deney yapılamaz ve bilgi edinilemez. Skolastik anlamdaki deneyüstü'yü ise Kant aşkın ve bundan ötürü de bilinmez sayar. Kant'a göre deneyüstü, deneyi aşmış olan anlamında aşkın değil, deneyden elde edilmemiş anlamında deney öncesi'dir. Nitekim biz zaman ve mekân gibi duyarlığımızın, nicelik ve nitelik gibi anılığımızın kategorilerini deneyden çıkarmış değiliz, çünkü bunlar deney konusu olan nesnelerde yoktur; deneyi aşarak tasarımlamış da değiliz, çünkü bunlar her deneyde zorunlu olarak vardırlar ve bunlarsız deney yapılamaz. Deney konusu olan nesnelere ve dolayısıyle deneye bunları biz katarız. oysa deneyin ne öncesinde ne sonrasında, ne de deney konusu nesnelerde bulunan aşkınlar (Os. Sıfat-ı mütealiyye, Fr. Transcendentaux'ın deney'le hiç bir ilişkileri yoktur, özce deney'den ayrıdırlar. Eytişimsel felsefede kullanılamayan aşkın ve deneyüstü kavramları arasındaki metafizik anlam ayrılığı budur. Kant'a göre deneyüstü bilgi her zaman ve her yerde geçerli tek kesin bilgi olduğu halde aşkın bilgi bilgi değildir, çünkü bilinemez. bkz. Aşkın, Eleştiricilik, Bilinemezcilik, Deneyüstücülük, Önsel, Sonsal, Ulam, Metafizik.
Dizionario filosofico

Deneyüstücülük.

(Dizionario filosofico) :
(Os. Mütealiyye, Fr. Transcendentalisme, Al. Transcendentalismus, İng. Transcendentalism, İt. Transcendentalismo). Deneyden çıkarılmadığı halde deneyde bulunan bilgilerin felsefesi... Bu deyim önce bizzat Alman düşünürü Immanuel Kant tarafından ve kendi felsefesi için kullanılmıştır. Kant, kendi düşünceciliğine deneyüstü düşüncecilik (Os. Tasavvuriyye-i ihtibariyye, Fr. Idealisme empirique) adını verdiği Descartes'ın belkili düşüncecilik (Os. Tasavvuriyye-i ikaniyye, Fr. Idealisme dogmatique)ine karşıt bir anlayış olarak ileri sürer Amerikalı düşünür Ralph Waldo Emerson'un (1803-1882) gizemsel kamutanrıcılığına da deneyüstücülük adı verilmiştir, çünkü Emerson Tanrı, doğa ve insan arasında ortak bir yapı bulunduğunu ve kutsallığın -Kant'ın deneyüstü kategotireliri gibi- bizzat insanın kendinden çıkarılabileceğini ileri sürmüştür. Emerson'un bu gizemsel törebilimi Kant'la bağlantı kurma ve deneyüstücülük savına rağmen gerçek bir aşkıncılık'tır; çünkü Tanrı, kutsal vb. gibi Kant'ın deneyüstü saymayıp aşkın saydığı kavramlara dayanmaktadır. Bunun gibi 1836 yılında Boston'da kurulan Deneyüstü Kulübü üyeleri (Emerson, George Ripley, Margaret Fuller, Thoreau vb.) de Taranscendentaliste'ler adıyle anılmalarına rağmen aşkıncılar'dır. bkz. deneyüstü, Aşkın, Düşüncecilik.
Dizionario Inglese - Turco

deneyüstü

(Dizionario Inglese - Turco) :
,-nü 1. transcendental. 2. metaphysical. 3. theoretical.
Dizionario Inglese - Turco

deneyüstücü

(Dizionario Inglese - Turco) :
transcendentalist.