derviş


Results for "derviş"

Ottoman - Turkish Dictionary

DERVİŞÂNE

(Ottoman - Turkish Dictionary) :
f. Dervişe yakışır halde, saflık ve kalenderlikle. Müstağni ve fakir bir surette.
Dream Dictionary of Phrase

DERVİŞ

(Dream Dictionary of Phrase) :
Giyim kuşamı ve davranışlarıyla samimi olarak dünyaya fazla değer vermeyen insan görmek, akıllı ve salih kimseye; Kıyafeti ile derviş görünüp gönlü dünya ve dünya ehli ile meşgul olan kimseyi görmek sahtekara, iki yüzlü insana, Derviş olduğunu ve hayata dervişane bir tavırla baktığını görmek her türlü hayır ve ilahi ihsana delalet eder.
Islamic Glossary

DERVÎŞ

(Islamic Glossary) :
Allahü teâlâdan başka şeyleri kalbinden çıkarıp bütün âzâsıyla İslâm dîninin emir veyasaklarına uyan, dünyâ malına gönül bağlamayan kimse.Dervişlik, yalnız bir yere çekilip oturmak, gökte uçmak, dağda ve mağarada bulunmakdeğildir. Dervişlik, gönlü mâsivâdan yâni Allahü teâlâdan başka her şeyden çevirmektir.( Ubeydullah-ı Ahrâr)Derviş dünyâ ve âhirette mes'ûddur. Dervişten dünyâda sultan vergi almaz. Âhirette deAllahü teâlâ hesap sormaz. (Ebû Bekr Verrâk)Dervişlik didükleri hırkayıla tâc değül,Gönlün derviş eyleyen hırkaya muhtâç değül.(Yûnus Emre)
English - Turkish Dictionary

dervish

(English - Turkish Dictionary) :
i. derviş.
Turkish - English dictionary

derviş

(Turkish - English dictionary) :
1. dervish. 2. humble person; tolerant person. in fikri ne ise, zikri de odur. proverb What a person has on his mind comes out in his conversation.