equilibrium


Results for "equilibrium"

Sociological Dictionary

SOSYAL DENGE [İngi. Social Equilibrium]:

(Sociological Dictionary) :
İçtimaî denge olarak da ele lanabilir. Bir toplumun sosyal sistemini işleten ve tamamlayan farklı kesimlerde büyük ölçüde ortaya çıkan ve sosyal bütünleşmeye yol açan geniş bir mutabakat alanıdır. Sosyal dengelere varış, demokratik çatışma, uzlaşma ve uyum süreçlerini kapsamaktadır.V. Pareto'ya, gere, her bir sosyal sistem denge halindedir veya ereç dengeye varır. Değişme, istikrar ve dengelere varış tabii bir gelişmedir.Sosyal dengeye yapısal-fonksiyonel model açısından toplumun sosyal yapısına eğilen sosyologlar da temas etmişlerdir. (Bkz. sosyal değime, Merton, R.K., parsons, T.)
Dictionary of Economics

CONSUMER'S EQUILIBRIUM

(Dictionary of Economics) :
TÜKETİCİ DENGESİTüketicinin sınırlı bütçe olanaklarıyla, ulaşabileceği en yüksek faydayı sağlayan mal ve hizmet toplamıdır. Tüketici dengesi kardinal fayda yaklaşımı ve ordinal fayda yaklaşımı denilen iki yöntemle saptanmaktadır.
Dictionary of Economics

DISEQUILIBRIUM

(Dictionary of Economics) :
DENGESİZLİKBirbirlerini ters yönde etkileyebilen güçlerin, birbirlerini karşılıklı olarak etkisizleştiremedikleri durumdur. Tüketicilerin cari fiyattan satın almayı düşündükleri mal miktarı, üreticilerin satmayı düşündüklerinden yüksek ise, bu piyasadaki dengesizliği gösterir.
Dictionary of Economics

EQUILIBRIUM

(Dictionary of Economics) :
DENGEEtkileyici güçler toplamının sıfıra eşit olduğu, bu eşitliğin değişmesi halinde hiçbir eğilimin olmaması durumudur. Bir mala olan arz ve talep eşit ise, o mal piyasada denge halindedir.
Dictionary of Economics

EQUILIBRIUM EXCHANGE RATE

(Dictionary of Economics) :
DENGE DÖVİZ KURUToplam döviz talebinin toplam döviz arzına eşit olduğu noktada olutan kurdur.