KAZÂ


Results for "KAZÂ"

Islamic Glossary

Ecel-i Kazâ

(Islamic Glossary) :
Kazây-ı muallak, kesin olmayıp sebebe bağlı kılınan ecel.Bir kimseye takdir edilen belâ, kazây-ı muallak ise, yâni o kimsenin duâ etmesi de takdîredilmiş ise, duâ eder, kabûl olunca belâyı önler. Ecel-i kazâyı da iyilik etmek geciktirir. Ecel-ikazâ meselâ; eğer iyi iş yapar, yâhut sadaka verir, hacceders e, ömrü altmış sene, bunlarıyapmazsa kırk sene diye takdir edilmesi gibidir. Birinin üç gün ömrü kalmış iken akrabâsını,Allah rızâsı için ziyâret etmesi ile ömrü otuz sene uzar. Otuz yıl ömrü olan kimse de akrabâsınıterk ettiği için ömrü üç güne iner. Vakit tamam olunca eceli bir an gecikmez. (İmâm-ı Gazâlî)
Islamic Glossary

KAZÂ

(Islamic Glossary) :
Allahü teâlânın ezelde irâde ve taktir buyurduğu şeyleri, zamânı gelince, ilim ve irâdesinemuvâfık (uygun) olarak yaratması.Kazâ gelmez Hak yazmayınca,Belâ gelmez kul azmayınca.(M. Sıddîk bin Saîd)
Islamic Glossary

Kazâ Etmek

(Islamic Glossary) :
Namaz, oruç gibi farz ve vacib bir ibâdeti vakti çıktıktan sonra yapmak.Farzı kazâ etmek farzdır. Vâcibi kazâ etmek ve bozulan sünnet ve nâfileleri iâde (yenidenyapmak) vâcibdir. Vaktinde kılınmayan sünneti kazâ etmek emr olunmadı. Bu sünneti kazâederse, nâfile olur ve sünnet sevâbına kavuşamaz. (Alâüddîn-i Haskefî)
Islamic Glossary

Kazâ Namazı

(Islamic Glossary) :
Vakti çıktıktan sonra kılınan namaz.Tertîb sâhibi olup bir namazı uykuda geçiren veya unutan kimse, sonraki namazıcemâat ile kılarken hatırlasa, imâmla namazı bitirip, sonra önceki namazını kazâ etsin.Bundan sonra imâmla kıldığını tekrar kılsın. (Hadîs-i şerîf-Dürr-ül-Muhtâr)Farz namazı, İslâmiyet'te bildirilen bir özrü olmadan kazâya bırakmak haramdır, büyükgünâhtır. Bu günâh kazâ edince affolmuyor. Kazâ ettikten sonra ayrıca tövbe etmek delâzımdır. Kazâ edince sâdece namazı kılmamak günâhı affolur. Kazâ kılmadan tövb e edincenamazı terk günâhı affolmadığı gibi, te'hir (geciktirme) günâhı da affolmaz. Çünkü tövbeninkabûl olması için günahtan sıyrılmak şarttır. (Alâüddîn-i Haskefî)Farz ve vâcib olan namazlar vaktinde kılınmazlarsa, kazâ edilmeleri emr olundu. Sünnetnamazların yalnız vaktinde kılınmaları emr olundu. Vaktinde kılınmayan sünnet namazlar,insanın üzerinde borç kalmaz. Bunun için vaktinden sonra kazâ edilmeleri em rolunmadı. Sabahnamazının sünneti vâcibe yakın olduğundan, o gün öğleden önce farzı ile kazâ edilir. Sabahsünneti öğleden sonra, başka sünnetler ise hiçbir zaman kazâ edilmez. Kazâ olursa, sünnetsevâbı hâsıl olmaz. Nafile kılınmış olur. (Kara Çelebizâde)Farz ve vâcib olan bir namazı, bile bile kazâya bırakabilmek için iki özür vardır. Biridüşman karşısında olmaktır. İkincisi üç günlük yol gitmeğe niyeti olmasa bile yolda bulunankimsenin hırsızdan, yırtıcı hayvandan, selden, fırtınadan korkmasıdır. (İbrâhim Halebî)Üzerinde kazâ namazı borcu olanın nâfile namazı kılması câiz olmaz. Çünkü Peygamberefendimiz (sallallahü aleyhi ve sellem): "Farzlar yerine getirilmedikçe, Allahü teâlânâfileleri kabûl etmez" buyurdu. (Mecma'-ül-Fetâva)
Islamic Glossary

Kazâ Orucu

(Islamic Glossary) :
Oruç tutmamayı mubâh kılan (dînde bildirilen) bir özür sebebiyle vaktinde tutulamayanveya tutarken bir özür sebebiyle yâhut kast (bilerek) olmadan bozulup, Ramazân bayramınınbirinci, Kurban bayramının birinci, ikinci ve üçüncü günleri dışındaki zam anlarda gününe güntutması gereken Ramazân-ı şerîf orucu.Hasta hastalığının artmasından veya iyi olmasının gecikmesinden yâhut şiddetli ağrıgelmesinden, hasta bakıcı hastalanarak onlara bakamayıp helâk olmalarından korkar ise, oruçtutmayıp sonra orucu kazâ eder. (İbn-i Âbidîn)Kazâ orucu arka arkaya olduğu gibi ayrı ayrı günlerde de tutulabilir. Hastalık veyaihtiyarlık (yaşlılık) sebebiyle orucunu tutamayıp fidye veren kimse, daha sonra kuvvetlenir veyasağlığına kavuşursa, Ramazan oruçlarını ve tutamadığı oruçlarını tuta r. (İbn-i Âbidîn)