gres


Results for "gres"

Turkish - German Dictionary

gres

(Turkish - German Dictionary) :
(yağı) s Schmieröl.
Turkish - English dictionary

gres

(Turkish - English dictionary) :
grease, lubricating grease.
Automotive Industry Glossary

Gres yağı

(Automotive Industry Glossary) :
Akışkan bir yağ ile kalınlaştırıcı bir maddenin, katı ile yarı akışkan arasında yapı değişikliği gösterdiği bir yağdır. Gres yağlarında akışkan kısım genellikle petrol esaslı mineral bir yağ veya sentetik bir akışkan olup, kalınlaştırıcı kısım ise metalik bir sabundur.
Dictionary of Economics

GRESHAM KANUNU

(Dictionary of Economics) :
Kötü paranın iyi parayı tedavülden kaldıracağını saptayan yasadır. "Kötü para iyi parayı kovar" şeklinde ifade edilmektedir. Bu kanun, kişilerin değerli parayı piyasadan çekerek saklayacaklarını ve piyasada değersiz para kalacağını anlatmaktadır. Buna göre, gümüş (kötü para) altını (iyi para) dolaşımdan çıkarır.
Dictionary of Economics

GRESHAM'S LAW

(Dictionary of Economics) :
GRESHAM KANUNUKötü paranın iyi parayı tedavülden kaldıracağını saptayan yasadır. "Kötü para iyi parayı kovar" şeklinde ifade edilmektedir. Bu kanun, kişilerin değerli parayı piyasadan çekerek saklayacaklarını ve piyasada değersiz para kalacağını anlatmaktadır. Buna göre, gümüş (kötü para) altını (iyi para) dolaşımdan çıkarır.