görüş
görüşmeci
(Turkish - English dictionary) :
visitor (to a prison, hospital, etc.).
görüşmek
(Turkish - German Dictionary) :
besprechen; sich treffen, sich unterhalten; sich sehen.
görüşmek
(Turkish - Kurdish Dictionary) :
1.hevdîtin. 2.beraftin.
GÖRÜŞMEK
(Turkish - Turkish dictionary) :
f. 1. Buluşup konuşmak. 2. Dostluk, ahbaplık etmek. 3. Bir konu üzerinde karşılıklı görüş ileri sürmek: Görüşüp, bu konuyu hallettik.
GÖRÜŞMEK
(Dream Dictionary of Phrase) :
Amir, mesai arkadaşı vs. ile görüşmek danışma ve koordinasyona, Bir dostla görüşmek sevinç ve tasayı paylaşmaya, Görüşmek, işleri sünnet olduğu üzere istişare ile yapmaya, 'Yazıcı Melekler'le görüşmek züntü ve sevinci art arda yaşamaya delalet eder.