güz

Results for "güz"

Turkish - English dictionary

güzel

 (Turkish - English dictionary) :
1. beautiful, pretty. 2. good, excellent, fine. 3. Fine! 4. beautifully, well. 5. a beauty. 6. beauty queen. im 1. darling. 2. that beautiful (thing or person): O güzelim evi harap etmişler. They have spoiled that beautiful house. e bakmak sevaptır. proverb Gazing at beautiful things is in itself something beautiful. güzel beautifully, calmly and quietly. hava fine weather. e ne yaraşmaz/yakışmaz. proverb Whatever a pretty girl wears becomes her. olmak 1. to become beautiful. 2. to become good or excellent. sanatlar fine arts. G Sanatlar Akademisi formerly the Academy of Fine Arts (in Istanbul). sayfa print. right-hand page. yazı sanatı calligraphy.
 Turkish - Kurdish Dictionary

güzel huylu

 (Turkish - Kurdish Dictionary) :
xweşxû.
 Dream Dictionary of Phrase

GÜZEL KOKU

 (Dream Dictionary of Phrase) :
Şeref ve yüceliğe, dünyalığa; haccetmeye, evlenmeye yahut çocuğu olmaya, müjde ve sevince, iyi bir isimle anılmaya, gizlice sadaka vermeye, Güzel kokan bir ortamda bulunmak iyi kimselerle birlikteliğe, Güzel koku sünnete uymaya, güzel ahlaka ve refah içiinde yaşamaya delalet eder. Güzel koku satan, insana hayrı dokunan kimseye; kaza ve kadere rıza gösteren, başına gelen her şeyi hoşnutlukla karşılayan olgun bir müslümana delalet eder.
 Dream Dictionary of Phrase

GÜZEL KONUŞMAK

 (Dream Dictionary of Phrase) :
Bakınız; konuşmak.
 Turkish - German Dictionary

güzel sanatlar

 (Turkish - German Dictionary) :
schöne Künste.
Keyword Searches Turkish - French Dict. ılık (92156k) Turkish - Germany Dict. çüş (72619k) Turkish - French Dict. açık (55627k) Turkish - Turkish Dict. İNDÎ (40704k) Turkish - Turkish Dict. HÂDİS (40288k) Turkish - French Dict. balık (39039k) Turkish - French Dict. çatı (37212k) Turkish - Germany Dict. hasır (35405k) Azerbaijani - Turkish Dict. necesen (33570k) English - Turkish Dict. credit an amount to s.o.´s account (33189k) Turkish - French Dict. ırmak (32180k) Turkish - Germany Dict. hercai (31343k)