hac


Results for "hac"

Islamic Glossary

HAC

(Islamic Glossary) :
İslâm'ın beşinci şartı. Gerekli şartları kendinde bulunduran (bülûğa ermiş yâni ergen, hür,zengin, aklı başında) her müslümanın ömründe bir defâ ihramlı (dikişsiz) bir elbise ile Mekke'yegidip Kâbe'yi ziyâret etmesi ve Arafât denilen yerde bir mikt âr durması ve bâzı vazîfeleri yerinegetirmesi.Allahü teâlâ âyet-i kerîmede meâlen buyurdu ki:Azık ve binek bakımından yoluna gücü yeten her kimsenin o Beyt'i (Kâbe'yi) h acetmesi, insanlar üzerine Allahü teâlânın hakkıdır, farzdır. (Âl-i İmrân sûresi: 97)Hac edip de beni ziyâret etmeyen kimse, beni incitmiş olur. (Hadîs-i şerîf-Dâre Kutnî)Allah'ım! Hac edeni ve onun af ve mağfiret olunmasını istediği kimseyi af ve mağfireteyle. (Hadîs-i şerîf-Lübâb-ül-İhyâ)Kadın, yanında bir mahremi olmadan hacca gidemez. (Hadîs-i şerîf-Künûz-ül-Hakâyık)Ticâret yapmak ve hac etmek için giden bir kimsenin, hac niyeti ziyâde (fazla) ise, sevâbkazanır. Ticâret niyeti çok ise veya iki niyet eşit ise, hac sevâbı kazanamaz. (Alâüddîn-iHaskefî)Kulun haccının kabûl olduğunun alâmeti, hacda Peygamber efendimizin ahlâkı ileahlâklanarak, dönmesi, günâha hiç yaklaşmaması, kendini hiç kimseden üstün görmemesi,ölünceye kadar dünyâya meyletmemesidir. Haccının kabûl olmadığının alâmeti de, hacdandöndüğünde evvelki hâli üzere bulunmasıdır. (Ali Havvâs)
Islamic Glossary

HAÇ

(Islamic Glossary) :
Birbirini dik olarak kesen iki doğrunun meydana getirdiği, hıristiyanlık dîninin sembolüolarak kabûl edilen şekil. Buna salîb ve istavroz da denir.İnsanların doğuştan günâhkâr olduğuna inanan hıristiyanlar, Îsâ aleyhisselâmın bugünâhlara keffâret olarak kendini fedâ ettiğini, haça gerilmek sûretiyle öldürüldüğünü kabûlederler. Îsâ aleyhisselâma yapılan işkencenin, dolayısıyla onu kurtarmanın sembolü olarakkabûl edilen haç ile ilgili yaygın hıristiyan inanışı yanlıştır. (Harputlu İshak Efendi)Kur'ân-ı kerîm, hazret-i Îsâ'nın haça gerilerek öldürülmediğini, diri olarak göğe çıkarıldığınıaçıkça haber vermektedir. Dîninden dönerek ufak bir menfaat karşılığı hazret-i Îsâ'yıRomalılara haber veren Yehûdâ, Allahü teâlâ tarafından Îsâ aleyhisse lâmın şekline benzetildi.Romalı askerler. Yehûdâ'yı yakaladılar ve haça gerip öldürdüler. (Rahmetullah Efendi)
Turkish - English dictionary

hac

(Turkish - English dictionary) :
,-ccı 1. hajj, hadj, haj, the pilgrimage to Mecca. 2. religious pilgrimage. a gitmek 1. to go on the pilgrimage to Mecca. 2. to go on a religious pilgrimage, make a pilgrimage.
Turkish - English dictionary

haç

(Turkish - English dictionary) :
,-çı the cross, crucifix. çıkarmak to make the sign of the cross, cross oneself. ı suya atma yortusu the Feast of the Epiphany, Epiphany.
Dream Dictionary of Phrase

HAÇ (SALİB,İSTAVROZ)

(Dream Dictionary of Phrase) :
Yalan ve koğuculuğa, zina isnadına, yalancı şahitliğe, Haç bazen dindar, itibar sahibi kimseye; şahitsiz yapılan nikaha delalet eder.