hadis


Results for "hadis"

Islamic Glossary

Hadîs-i Garîb

(Islamic Glossary) :
Yalnız bir kişinin bildirdiği sahîh hadîs. Yahut, aradaki râvîlerden (nakledenlerden) birine,bir hadîs âliminin muhâlefet ettiği hadîs.Saûd, ateşten bir dağdır. Bu dağda ebedî (sonsuz) olarak, kâfire yetmiş sene çıkış ve okadar sene de iniş yaptırılacaktır. Bu hadîs, hadîs-i garîbdir. (Tirmizî)
Islamic Glossary

Hadîs-i Hâs

(Islamic Glossary) :
Bir kimse için söylenmiş hadîs-i şerîfler.Her ümmetin bir emîni vardır. Ey ümmetim! Bizim emînimiz de Ebû Ubeyde binCerrâh'tır. Bu hadîs, hadîs-i hâstır. (Sahîh-i Müslim)
Islamic Glossary

Hadîs-i Hasen

(Islamic Glossary) :
Bildirenler (râvîler) sâdık (doğru) ve emîn (güvenilir) olmakla beraber hâfızası, anlayışısahîh hadîsleri bildirenler kadar kuvvetli olmayan kimselerin bildirdiği hadîs-i şerîfler.YüceAllah, can boğaza gelmedikçe, (îmânlı) kulunun tövbesini kabûl eder. Bu hadîsiTirmîzî rivâyet etmiş ve; "Bu hadîs, hadîs-i hasendir" demiştir. (Hadîs-i şerîf-Riyâzü's-Sâlihîn)
Islamic Glossary

Hadîs-i Kavî

(Islamic Glossary) :
Resûlullah efendimizin, söyledikten sonra, peşinden bir âyet-i kerîme okuduğu hadîs-işerîfler.
Islamic Glossary

Hadîs-i Kudsî

(Islamic Glossary) :
Mânâsı, Allahü teâlâ tarafından, kelimeleri ise, Resûl-i ekrem sallallâhü aleyhi ve sellemtarafından olan hadîs-i şerîfler. Hadîs-i kudsîleri söylerken, Peygamber efendimizi bir nûrkaplardı ve bu, hâlinden belli olurdu. (Abdülhak Dehlevî)Hak teâlâ, hadîs-i kudsîde buyurdu ki:Kulum bana, farz namazda olduğu kadar, hiçbir amel ile yakın olamaz. (Buhârî)Lâ ilâhe illallah kal'amdır. Bunu okuyan kal'ama girmiş olur.Kal'ama giren deazâbımdan emin olur, kurtulur. (Seâdet-i Ebediyye)