harem


Results for "harem"

Ottoman - Turkish Dictionary

HAREMEYN-İ ŞERİFEYN

(Ottoman - Turkish Dictionary) :
Mekke'deki Kâbe ile Medine'deki Ravza-i Mutahhara.
Islamic Glossary

Hâccü'l-Haremeyn

(Islamic Glossary) :
Hac farîzasını yaptıktan sonra Medîne'ye gelip kabr-i saâdeti de ziyâret eden hacı.Çün rûz-ı ezel kısmet olmuş bize devletTakdîre rızâ vermeyesin buna sebeb neHâccü'l-haremeynim diye dâvâlar çekersinYa saltanat-ı dünyâ için bunca talep ne!(İkinci Bâyezîd Han-ı Adlî)
Islamic Glossary

HAREM

(Islamic Glossary) :
1. Mekke-i mükerreme şehrinden biraz daha geniş olup, hudûdunu İbrâhim aleyhisselâmındiktiği taşların gösterdiği yer, alan. Bu sâha içine gayr-i müslimlerin girmesi yasak ve ihrâmlıiken bâzı işleri yapmak harâm olduğu için Harem denilmiştir.Hac için, ömre için, ticâret için veya herhangi bir şey için uzaktan gelenlerin Mîkat (ihrâmagirilen yer) denilen yerleri ihrâmsız (iki parçadan meydana gelen dikişsiz elbiseyi giymeden)geçerek Harem'e girmeleri harâmdır. Mîkat'tan geçerken bir iş için Hill'de (Mîkat yeri ileHarem sınırı arasındaki yerde) kalmağı niyet edenlerin ve Hill'de oturanların hacdan başkaniyetle Harem'e girmeleri câizdir. (İbn-i Âbidîn)İhrâma giren kimseye bâzı şeyler yasak olur. Meselâ karadaki av hayvanlarını öldürmesi,dikilmiş elbise giymesi, bir yerini traş etmesi, kavga ve münâkaşa etmesi, tırnak kesmesi,Harem'de kendiliğinden biten ot ve ağaçları koparması ve kesmesi harâm olur. Bunları bilerekveya bilmeyerek unutarak yapanlara kurban, sadaka cezâları vâcib olur. (MuhammedMevkûfâtî)2. Müslümanların evlerinde, saray, konak ve benzeri yerlerde sâdece kadınların oturmasıiçin ayrılmış oda, dâire. Bu oda veya dâireye haremlik de denir.Müslümanların evleri iki kısımdır. Harem (haremlik) ile selâmlık. Harem kısmı yalnızkadınlara âittir. Buraya hiçbir erkek giremez. Evin erkeği veya mahrem (evlenilmesi harâmolan) erkeklerden birisi gireceği zaman mutlaka evin hanımının haberi olur. (Mustafa SabriEfendi)3. Zevce, hanım.
Islamic Glossary

Harem-i Şerîf

(Islamic Glossary) :
Müslümanların kıblesi olan Kâbe-i muazzamanın ortasında yeralan etrâfı kubbeli revaklarlaçevrili mescid. Kâbe'nin etrâfı. (Bkz. Mescid-i Harâm)
Islamic Glossary

HAREMEYN

(Islamic Glossary) :
Hürmete ve saygıya lâyık iki belde. Mekke-i mükerreme ve Medîne-i münevverenin ikisineverilen ad. Mekke-i mükerremede Kâbe-i muazzama, Medîne-i münevverede sevgiliPeygamberimizin sallallahü aleyhi ve sellem mübârek kabr-i şerîfi bulunduğu için her ikisinesaygı ve hürmet duyulması gereken yer mânâsına Haremeyn denilmiştir.Osmanlı sultanlarının herbirinin Haremeyn'e pekçok hizmetleri olmuştur. Bu sebeple onlarkendilerine Hâkim-ül-haremeyn (Haremeyn'in hâkimi) yerine Hâdim-ül-haremeyn (Haremeyn'inhizmetçisi) denilmesini istemişlerdir. Yavuz Sultan Selîm Han, Mısır'ı f eth ettiği zaman hutbedekendi ismini Hâkim-ül-haremeyn olarak okuyan hatîbe îtirâz ederek; "Biz Haremeyn'in (bu ikimübârek şehrin) hâkimi olamayız. Ancak Hâdim-ül-haremeyn yâni Haremeyn'in hizmetçisioluruz" dedi. Kâbe'nin içini süpürmeye mahsûs olan süpürgelerden birisi kendisine getirilince,süpürgeyi bir tâc gibi kaldırarak başına koydu. Kendilerinden sonra gelen sultanların taclarınakoydukları süpürge şeklindeki sorguç buradan gelmektedir. (İslâm Târihi Ansiklopedisi)Ey bâd-ı sabâ uğrarsa yolun semt-i Haremeyn'eBenden selâm söyle Resûlüs Sekaleyn'e(Lâ Edrî)