hata

Results for "hata"

Meteorological Glossary

HATA

 (Meteorological Glossary) :
(ERROR) [i]'Ölçümler teorisi'ne göre, sayısal değerin doğru miktarı ile gözlenen değer arasındaki fark. Hata nedeni birden fazla kaynaktan olabilir: Ölçek farklılığı, aletten kaynaklanan hata veya arıza ve insandan kaynaklanan hatalar belli başlılarıdır. Hata sistematik veya tesadüfi olabilir. Sistematik hataları yakalamak ve düzeltmek, tesadüfi hatalara göre daha kolaydır. Hataların çoğunun temelinde deneyimsizlik ve dikkatsizlik yatar. Meteorolojide, hava ile ilişkin ölçüm konularında yapılan hataların çok belirgin olmadıkça saptanması zordur çünkü ölçümü yapılan atmosferik tüm değerler çok fazla değişkenlik gösterir.
Meteorological Glossary

HATA MİKTARI KARELERİNİN ORTALAMASININ KÖK DEĞERİ

 (Meteorological Glossary) :
(ROOT-MEAN-SQUARE ERROR) [i]Veri dizilerinde standart sapma değeri gibi kullanılan hata miktarı karelerinin ortalamasının kök değerini gösteren bir terim. Bu terim ile bir dizi içinde, diziden sapma gösteren değerin sapma miktarı belirlenebilir.
Meteorological Glossary

PERSONEL HATASI

 (Meteorological Glossary) :
(PERSONAL EQUATION) [i]Herhangi bir meteorolojik değişkenin gözlemci tarafından okunması veya kaydedilmesi sırasında gözlemcinin kendi özelliklerinden, gözlemcinin kendisinden kaynaklanan sistematik hata. Bu tür hatalar, rasatçının aleti, bilinçsiz bir şekilde, olduğundan daha fazla veya daha az okuma eğiliminden doğmaktadır. Bu tür hatalar belli rastçılar için artık sabit bir özellik olmuştur. Paralaks, rasatçı hatalarında belli başlı kaynaktır.
Islamic Glossary

İHÂTA

 (Islamic Glossary) :
Kuşatma, çevirme.Allahü teâlâ her şeyi ihâta etmiştir. Her şeye yakındır ve her şeyle berâberdir. Fakat, bizimalıştığımız, bildiğimiz ve anladığımız ihâta, yakınlık ve berâberlik gibi değildir. Bunlar, O'nalâyık değildir. Mahlûkların (yaratılmışların) hiçbiri O'nu ve sıfatlarını ve fiillerini (işlerini)anlıyamaz, bilemez. Bunlara anlamadan inanmak lâzımdır. (İmâm-ı Rabbânî)
 Turkish - English dictionary

hata

 (Turkish - English dictionary) :
1. mistake, error, fault. 2. fault, defect, flaw. ya düşmek to fall into error. etmek/işlemek to err, make a mistake, be wrong. yapmak to make a mistake.
Keyword Searches Turkish - French Dict. ılık (109159k) Turkish - Germany Dict. çüş (76602k) Turkish - French Dict. açık (62653k) Turkish - Turkish Dict. İNDÎ (50419k) Turkish - Turkish Dict. HÂDİS (43734k) Turkish - French Dict. çatı (42895k) Turkish - French Dict. balık (42340k) Turkish - Germany Dict. hasır (38117k) Turkish - French Dict. ırmak (34840k) Azerbaijani - Turkish Dict. necesen (34691k) Kurdish - Turkish Dict. naşî (34643k) English - Turkish Dict. credit an amount to s.o.´s account (33774k)