hazin


Results for "hazin"

Turkish - Kurdish Dictionary

hazine

(Turkish - Kurdish Dictionary) :
gencîne.
Turkish - Turkish dictionary

HAZİNE

(Turkish - Turkish dictionary) :
is. 1. Altın, gümüş, mücevher gibi değerli eşya yığını, büyük servet. 2. Değerli şeylerin saklandığı yer. 3. Saklı veya gömülüyken bulunan değerli nesnelerin bütünü. 4. Devlet parası veya saklandığı yer. 5. Kaynak.
Ottoman - Turkish Dictionary

HAZİNE

(Ottoman - Turkish Dictionary) :
Define. * Kıymetli şeyleri saklayacak sağlam yer.
Dictionary of Economics

HAZİNE

(Dictionary of Economics) :
Devlet gelir ve giderlerinin uyumunu ve düzgün ödemeyi güvence altına almaya yönelik mali araçları sağlayan örgüt.Görevleri şunlardır: 1) Bütçede açık çıkması halinde denkleştirici işlem yapar, yani gelir ve gider dengesizliğinden doğan bu açıkları karşılar. 2) Siyasal partilere yardım. 3) Yerel yönetimlerin, öteki özerk ve katma bütçeli kuruluşların finansman açıklarını giderme, bunlara çıkaracakları tahvillerde kefil olma. 4) Tarım ürünlerine destek sağlama. Türkiyede Hazinenin iºlevlerini Merkez Bankası yerine getirmekteydi. 1983te yapılan düzenlemeyle bu görev yeni oluşturulan Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarlığına verildiBatı ülkelerinin çoğunda maliye ve Hazine neredeyse eşanlamlı kelimeler olmuştur. Anglo-Amerakin sisteminde Maliye Bakanlığına Hazine anlamına gelen Treasury adı verilmiştir.
Dictionary of Economics

HAZİNE

(Dictionary of Economics) :
Maliye Bakanlığı, Hazine Genel Müdürlüğü, Merkez Bankası gibi devletin para işlerini yürüten, gelirlerin toplanması, giderlerin ödenmesi gibi faaliyetleri gerçekleştiren kurumdur. Devletin kasası olarakta adlandırılmaktadır. Hazine işlemeleri, yurtiçi ve yurdışında gerçekleştirilen ve gelirlerin toplanması, giderlerin yapılması itlemleridir.