hız
hizalamak
(Turkish - English dictionary) :
1. /ı/ to align, aline, line (people, things) up, get (people, things) into a straight line; to bring (things) into line, arrange (things) in a straight line. 2. /ı/ to get in line behind (someone, something); to get in line alongside (someone, something). 3. to get into line, line up, form a straight line.
HİZAM
(Ottoman - Turkish Dictionary) :
Kolan ve bağırdak denilen nesne. (Beşikte çocuklara bağlarlar.)
HİZAME
(Ottoman - Turkish Dictionary) :
(C.: Hazâyim) Yular burunluğu.
HÎZAN
(Ottoman - Turkish Dictionary) :
f. Kalkan, sıçrayan. * Bitlis vilâyetine bağlı bir kaza ismi.
HIZANE
(Ottoman - Turkish Dictionary) :
Bir şeyi bir şeye ilâve etmek. * Fık: Hak ve salâhiyeti haiz olan kimsenin belirli müddet zarfında çocuğunu besleyip büyütmek ve terbiye etmek üzere yanında bulundurması. * Bir şeyi kucağına almak.