koca


Results for "koca"

Turkish - Turkish dictionary

KOÇAKLAMA

(Turkish - Turkish dictionary) :
is. Konusu kahramanlık, savaş v.b. olan halk edebiyatı şiiri, koşma.
Turkish - Turkish dictionary

KOÇAN

(Turkish - Turkish dictionary) :
is. 1. Marul, lahana, mısır gibi bitkilerin yapışık oldukları dip kısmı: Mısır koçanı. 2. Defter şeklinde makbuz veya biletlerin zımbalı kısmı koparıldıktan sonra cilde bağlı kalan parçası: Makbuz koçanı.
Turkish - Turkish dictionary

KOSKOCA

(Turkish - Turkish dictionary) :
is. Çok büyük.
Plants Glossary

çilek (kocayemiş)

(Plants Glossary) :
Gülgillerden sapları sürüngen, çiçekleri beyaz bir bitkidir. Yemişi pembe renkli olup, kokuludur. Birçok çeşidi vardır.Faydası : Vücudu kuvvetlendirir. Hasta olmayı önler. İdrar söktürür ve karında biriken suyu boşaltır. Böbrek ve mesane hastalıklarının iyileşmesine yardımcı olur. Mide ve bağırsak tembelliğini giderir. Sinirleri kuvvetlendirir. Yüksek tansiyonu düşürür. Bağırsak kurtlarını döker. Safra ifrazatını arttırır ve safra taşlarının dökülmesine yardımcı olur. Karaciğer kifayetsizliğini ve şişliğini giderir. Ateşi düşürür. Dişdibi taşlarını eritir. Cilde tazelik ve güzellik verir. Damar sertliği, mafsal iltihabı, romatizma, ve nikriste de faydalıdır. Şeker hastaları da yiyebilir. Midesi zayıf olanlar suyunu içmelidir. Alerji yapabilir.
Turkish - English dictionary

çokkocalı

(Turkish - English dictionary) :
polyandrous.