kristal
KRİSTAL
(Turkish - Turkish dictionary) :
is. Saydam ve parlak cam, billur.
Ayrımsal kristallendirme
(Chemical Dictionary,) :
Bir karışımı oluşturan bileşenleri çözünürlük farklarından yararlanarak birbirinden ayırma metodudur.
KRİSTALLEŞTİRME
(Environmental Glossary) :
[ Crystallization ] Sıvı atıkların arıtılmasında atık maddeden suyu ayırmak için kullanılan yöntem.
BUZ KRİSTALLERİ
(Meteorological Glossary) :
(ICE CRYSTALS) [i]Tek, çatalsız buz iğneleri, kolonları veya parçacıkları şeklinde yere doğru yavaş yavaş düşen yağış türü. Beş ayrı şekilde görülmektedir: Altıgen kolonlar, altıgen piramitler, altıgen levhalar, üçgen levhalar, ve on iki kenarlı levhalar. Buz kristalleri cirriform tipi bulutlar ile don ve buz sisinin oluşumunu sağlarlar. Aynı zamanda buz kristalleri nedeniyle hale ve taç gibi görsel olaylar da gerçekleşir. Gözlemler ve METAR'da 'IC' ile rapor edilir. Oluşumları yağmur damlasında olduğu gibi, nemin, yoğunlaşma çekirdeğinin etrafında, aşırı soğumuş bir ortamda yoğunlaşmayla gerçekleşir ama 'altıgen şekil' en önemli özellikleridir.
BUZ KRİSTALLİ BULUT
(Meteorological Glossary) :
(ICE CRYSTAL CLOUD) [i]Su damlacıkları içermeyen tamamen buz kristallerinden oluşan bulut. Yüksek bulutlar olarak bildiğimiz cirrus, cirrostratus ve cirrocumulus bu tip bulutlardandır.