ma
MA'BUDİYYET
(Ottoman - Turkish Dictionary) :
Mâbud oluş. Kendine ibâdet edilmeğe lâyık olan, ki bu sıfat ancak Allah'a mahsustur. Uluhiyyet.(İşte şu vaziyette bir insana hakiki ma'bud olacak; yalnız, her şeyin dizgini elinde, her şeyin hazinesi yanında, her şeyin yanında nâzır, her mekânda hâzır, mekândan münezzeh, aczden müberra, kusurdan mukaddes, nakstan muallâ bir Kadir-i Zülcelâl, bir Rahim-i Zülcemâl, bir Hakîm-i Zülkemâl olabilir. Çünkü, nihayetsiz hâcat-ı insaniyyeyi ifa edecek ancak nihayetsiz bir kudret ve muhit bir ilim sâhibi olabilir. Öyle ise mabudiyete lâyık yalnız Odur. S.) (Bak: Taabbüd)
MA'C
(Ottoman - Turkish Dictionary) :
Süratle gitmek, hızlı gitmek. * Yürürken dolaşmak.
MA'CEL
(Ottoman - Turkish Dictionary) :
(C.: Maâcil) Yol. Menzile ulaştıran yol.
MA'CEME
(Ottoman - Turkish Dictionary) :
Sabırlı, tahammüllü kimse.
MA'CES
(Ottoman - Turkish Dictionary) :
Yay kabzası.