HÂTEM


Results for "HÂTEM"

Ottoman - Turkish Dictionary

HÂTEM

(Ottoman - Turkish Dictionary) :
Mühür. Üzerinde yazı olan ve mühür yerine kullanılan yüzük. * Son. En son.(...Sath-ı arzda altı ay zarfında beşerin haşrini temsil eden o sayısız haşir ve neşirlerde görünen rububiyetin o tasarruf-u aziminde pek yüksek, büyük ve ince nakışlı bir hâtemi vardır. Mahlukatın icadında görünen şu intizamlar, suhuletler, sür'atler, imtiyazlar hep o hâtemin parıltısından meydana geliyorlar. Evet her bahar mevsiminde pek hakimane, basirane, kerimane faaliyetler başlar ve hârikulâde san'atlar yapılır. M.N.)
Ottoman - Turkish Dictionary

HÂTEM-İ MAHSUS

(Ottoman - Turkish Dictionary) :
Hususi mühür. Bir kimseye âit damga, mühür.
Ottoman - Turkish Dictionary

HÂTEM-İ SADARET

(Ottoman - Turkish Dictionary) :
Padişahın sadrazamlarda bulunan mührü. Buna "hâtem-i vekâlet", "hâtem-i şerif" veya "mühr-i hümayun" da denilirdi. İlk zamanlar yüzük şeklinde idi ve parmağa takılırdı. Sonraları zincire bağlı olarak sadrazamlar, boyunlarına asarlardı. Bundan ayrılmak, vazifeden azledilmek demek olduğu için; mühürü hamamda bile boyunlarında taşıyan sadrazamlar vardı. (O.T.D.S.)
Ottoman - Turkish Dictionary

HATEM-İ TAÎ

(Ottoman - Turkish Dictionary) :
(Ebu Adi bin Abdullah bin Said) Arab kabile reislerinin büyüklerinden ve şairlerinden olup, cömertliği ile meşhurdur. Adı, cömertlik ve keremde darb-ı mesel halini almıştır. Bazı şiirleri toplanarak bir divan yapılmış ve Londra'da bastırılmıştır. Hz. Peygamber'in (A.S.M.) zamanına yetişmiş ise, de, bi'setten evvel vefat etmiştir.
Ottoman - Turkish Dictionary

HÂTEM-ÜL ENBİYA

(Ottoman - Turkish Dictionary) :
Peygamberlerin en sonuncusu Hz. Muhammed (A.S.M.)