ra
RA'D SÛRESİ
(Glossaire islamique) :
Kur'ân-ı kerîmin on üçüncü sûresi.Ra'd sûresi, kırk üç âyet-i kerîmedir. Sûrenin on üçüncü âyetinde gök gürültüsü mânâsınagelen er-Ra'd kelimesi sûreye isim olmuştur. Sûrede; Allahü teâlânın varlığı, birliği, ilmininsonsuzluğu, îmân etmekle mes'ûd olanların ve inkâr eden kötü tâlih lilerin vasıfları ve âkıbetlerive Allahü teâlânın, Peygamber efendimizin peygamberliğine şâhidliği bildirilmektedir. (İbn-iAbbâs, Mücâhid bin Cebr, Râzî, Taberî, Kurtubî)Allahü teâlâ Ra'd sûresinde meâlen buyuruyor ki:İnsanlar gidişlerini bozmazlarsa, Allahü teâlâ da bunlara verdiği nîmetleri değiştirmez.Allahü teâlâ bir millete cezâ vermek isteyince, bunu kimse durduramaz. Onların Allahüteâlâdan başka hâkimi yoktur. (Âyet: 12)Kim Ra'd sûresini okursa, geçmiş ve kıyâmete kadar gelecek bulutların hepsininağırlığının on katı sevâb verilir. Kıyâmet günü Allahü teâlânın ahdini (sözünü, va'dini)yerine getirenlerden olarak diriltilir. (Hadîs-i şerîf-Kâdı Beydâvî Tefsîri)
RA'D U BERK
(Ottoman - Dictionnaire turc) :
Gök gürültüsü ve şimşek.
RA'D-I KASIF
(Ottoman - Dictionnaire turc) :
Korkunç gök gürültüsü.
RA'D-I KAZA
(Ottoman - Dictionnaire turc) :
Kaza yıldırımı, kaza şimşeği.
RA'DE
(Ottoman - Dictionnaire turc) :
Muztarib oluş, azablı ve sıkıntılı hâl. (Rı'de şeklinde de okunur)