rekabet
rekabet
(Turkish - Kurdish Dictionary) :
pêşbazî, pozberî.
REKABET
(Turkish - Turkish dictionary) :
is. Yarışma, çekişme, kıskançlık.
REKABET
(Ottoman - Turkish Dictionary) :
Kıskanmak. * Hıfzetmek. * Gözetmek. * Terakkub üzere olmak, başkalarından ileri geçmeğe çalışmak, benzerleriyle üstünlük yarışına çıkmak. * Kendi işini yürütmeğe çalışmak.
REKABET
(Dictionary of Economics) :
İktisadi rekabet çok yönlü bir olaydır. Genel olarak üreticilerin ve tüketicilerin kendi aralarında geçen ve sonuçta mal fiyat ve miktarını etkileyen bir mücadeledir. Deişik piyasa modellerine göre fiyat rekabetinin incelenmesi fiyat teorisinin konusudur. Üreticiler arasındaki mücadelede kalite, prestij, reklam, kar gibi konularda da rekabet ortaya çıkmaktadır.
rekabet
(Turkish - English dictionary) :
,-ti 1. rivalry, competition, competing. 2. jealousy. etmek /a/ to rival; /la/ to compete against, vie with.