silik


Results for "silik"

Medicine and Hematology Glossary

ASETİLSALİSİLİK ASİT

(Medicine and Hematology Glossary) :
Yaygın olarak kullanılan ve bilinen aspirinin kimyasal adı.
Medicine and Hematology Glossary

SALİSİLİK ASİT

(Medicine and Hematology Glossary) :
Ateş düşürücü etkisi olan ve aspirin yapımında kullanılan bir madde.
Meteorological Glossary

OLASILIKLAR

(Meteorological Glossary) :
(PROBABILITIES) [i]Eskiden hava tahmini için kullanılan ve tahmin ile eş anlamlı olan kelime.
Islamic Glossary

BEKTÂŞÎLİK

(Islamic Glossary) :
Evliyânın büyüklerinden Hacı Bektâş-ı Velî hazretlerinin tasavvuftaki yolu.Bektâşîlik; Hacı Bektâş-ı Velî, Lokman-ı Horasânî, Hâce Ahmed Yesevî, Yûsuf-iHemedânî ve Ebû Alî Fârmedî, Ebü'l-Hasan-ı Harkânî vâsıtası ile Bâyezîd-i Bistâmî'ye, ondanEbû Bekr-i Sıddîk hazretlerine ulaşır. Bektâşîler, Resûlullah efendimizi ve Ehl- i beytini çoksever ve birbirlerini kardeş bilirlerdi. (A. Rıfkı Efendi)Müslümanları aldatmak için kendilerine kıymetli bir isim takan yalancılardan biri de,Bektâşî tarîkatı adı altında toplanan hurûfîlerdir. Hakîkî Bektâşîlik, bir kaç asırdan sonra bütüntekkeleriyle berâber sapık hurûfîlerin eline geçerek bozulmuştur. .. (Tokatlı İshak Efendi) (Bkz.Hurûfîlik)
Turkish - English dictionary

aksilik

(Turkish - English dictionary) :
1. an unfortunate incident, misfortune, hitch. 2. crossness, obstinacy, peevishness. bu ya! I would have to ...!/As misfortune would have it, ..../As bad luck would have it, ...: Fakat aksilik bu ya, o sırada öğretmen içeri girdi. The teacher would have to come at just that moment. çıkmak to have a difficulty come up. etmek to be obstinate, be stubborn; to raise difficulties. i tutmak suddenly to get obstinate; to have a fit of obstinacy. i üstünde in a bad mood, cross, peevish, grumpy.