sirkat


"sirkat" Die Ergebnisse der Suche nach dem Wort

 Türkisch - Türkisch-Wörterbuch

SİRKAT

( Türkisch - Türkisch-Wörterbuch) :
is. Çalma, hırsızlık.
 Ottomane - Türkisch Wörterbuch

SIRKATİBİ

( Ottomane - Türkisch Wörterbuch) :
Eskiden hükümdarların yanlarında bulundurdukları hususi kâtib.
 Ottomane - Türkisch Wörterbuch

SİRKAT

( Ottomane - Türkisch Wörterbuch) :
(Serkat) Çalma. Hırsızlık.
 islamische Glossar

Hadd-i Sirkat

( islamische Glossar) :
İslâm hukûkunda başkasının az veya çok malını gizlice, haksız olarak veya rızâsı olmayarakalmak sebebiyle verilen cezâ.Akıllı ve erginlik çağına gelmiş erkek, kadın, köle, efendi, müslüman veya zımmî(müslüman olmayan vatandaş), on dirhem (33 gr. ve 65 santigram) gümüş parayı veyadeğerinde olan mütekavvim (kıymetli, kullanılması câiz ve mümkün) ve durmakla bozulmaya nbir malı, müslüman veya zımmî olan sâhibinin mülkünden dâr-ül-İslâm'da (müslümanmemleketinde), hepsini bir defâda gizlice alırsa ve mal sâhibi de dâvâ ederse, hadd-i sirkatuygulanır ve suçlunun sağ eli bilek mafsalından kesilir. İkinci defâ çalan ın sol ayağı oynakyerinden kesilir. Üçüncüsünde bir yeri daha kesilmeyip, tövbe edinceye kadar hapsedilir.Hırsızlık, çalanın bir kere söylemesi veya iki âdil erkek şâhidin haber vermesi ile belli olur.(İbn-i Âbidîn)Et, sebze, meyve, süt, odun, ot, kuş, tavuk, kireç, kömür, tuz, saksı, ekmek, her çeşit kitabvb. çalmakla hadd-i sirkat lâzım gelmez. (İbn-i Hümâm)
 islamische Glossar

SİRKAT

( islamische Glossar) :
Hırsızlık.Herkesin elindeki mal kendi mülküdür. Sirkat, gasb, zulüm, rüşvet, fâiz, haraç ve hıyânetyollarından biriyle ele geçtiği açıkça bilinen mal, mülk olmaz. Bu malı satın almak, yemek,içmek câiz değildir. (İmâm-ı Gazâlî, A. Nablüsî)Başkasının az veya çok malına sirkat haramdır. (Alâüddîn Haskefî)