through

Risultati per "through"

Dizionario Inglese - Turco

carry one through

 (Dizionario Inglese - Turco) :
(bir şey) birini başarılı bir sonuca ulaştırmak; (bir şey) birini ayakta tutmak: Her patience will carry her through. Sabrı sayesinde bu işi başarır.
 Dizionario Inglese - Turco

carry s.t. through

 (Dizionario Inglese - Turco) :
bir şeyi yerine getirmek, gerçekten yapmak.
Dizionario Inglese - Turco

carry through

 (Dizionario Inglese - Turco) :
k. dili 1. (on) -i yerine getirmek; -i bitirmek: She carried through on her promise. Sözünü yerine getirdi. 2. (bir şeyin) sayesinde (bir işi) yapmak/başarmak: Their optimism will carry them through. İyimserlikleri sayesinde bu zor dönemi atlatacaklar. Two tons of wood are enough to carry us through the winter. Kışı geçirmek için iki ton odun yeter bize.
Dizionario Inglese - Turco

come through

 (Dizionario Inglese - Turco) :
gerekeni/beklenileni yapmak/becermek.
 Dizionario Inglese - Turco

come through

 (Dizionario Inglese - Turco) :
k. dili 1. kendini göstermek, belli olmak. 2. kendinden bekleneni yapmak, başkalarını hayal kırıklığına uğratmamak. 3. (zor bir durumdan) sağ olarak çıkmak. 4. (bir haber) gelmek.
Ricerche per parole chiave Turkish - French Dict. ılık (219027k) Turkish - Germany Dict. çüş (101169k) Turkish - French Dict. açık (84208k) Turkish - French Dict. ırmak (77141k) Turkish - Turkish Dict. İNDÎ (74058k) Kurdish - Turkish Dict. naşî (63709k) Turkish - French Dict. çatı (61412k) Turkish - Germany Dict. ılım (61163k) Kurdish - Turkish Dict. rêsî (60101k) Turkish - Turkish Dict. HÂDİS (59490k) Turkish - French Dict. balık (57608k) Turkish - Germany Dict. hasır (56046k)