İMKÂN


"İMKÂN" Die Ergebnisse der Suche nach dem Wort

 Ottomane - Türkisch Wörterbuch

ADEM-İ İMKÂN

( Ottomane - Türkisch Wörterbuch) :
İmkânsızlık. Mümkün olmayış.
 Ottomane - Türkisch Wörterbuch

ADÎM-ÜL İMKÂN

( Ottomane - Türkisch Wörterbuch) :
İmkânsız. Olamaz.
 Ottomane - Türkisch Wörterbuch

ALÂ-KADR-İL-İMKAN

( Ottomane - Türkisch Wörterbuch) :
Olabildiği kadar. İmkânı nisbetinde.
 Ottomane - Türkisch Wörterbuch

DAİRE-İ İMKÂN

( Ottomane - Türkisch Wörterbuch) :
Kâinat. İmkân âlemi. Mükevvenat. Mümkün olan, şartların müsait olduğu âlem. (Daire-i mümkinat da aynı mânada kullanılır.)
 Ottomane - Türkisch Wörterbuch

DELİL-İ İMKÂNİ

( Ottomane - Türkisch Wörterbuch) :
İmkâna âit olan delil. $âyeti ile işaret edilmiştir. Bu delilin hülâsası: "Kâinatın ihtiva ettiği zerrelerden her birisinin gerek zâtında, gerek sıfatında, gerek ahvâlinde ve gerek vücudunda gayr-i mütenahi imkânlar, ihtimâller, müşkülâtlar, yollar, kanunlar varken; birdenbire o zerre gayr-i mütenâhi yollardan muayyen bir yola süluk eder. Ve gayr-i mahdut hâllerden bir vaziyete girer. Ve gayr-i ma'dut sıfatlardan bir sıfatla vasıflanır. Ve doğru bir kanun üzerine mukadder bir maksada, harekete başlar ve vazife olarak uhdesine verilen herhangi bir hikmet ve bir maslahatı derhal intac eder ki, o hikmet ve o maslahatın husule gelmesi ancak o zerrenin o çeşit hareketiyle olabilir. Acaba o kadar yollar ve ihtimaller arasında o zerrenin mâcerası, lisan-ı hâliyle, Sani'in kasd ve hikmetine delâlet etmez mi?İşte her bir zerre, müstakillen kendi başıyla Sâni'in vücuduna delâlet ettiği gibi, küçük büyük herhangi bir teşekküle girerse veya herhangi bir mürekkebe cüz' olursa, girdiği ve cüz' olduğu o makamlarda kazandığı nisbete göre Sâni'ine olan delâletini muhafaza eder. İ.İ.)